Paranazal Sinüs Osteomu Nedir?
Paranazal Sinüs Osteomu : Paranazal sinüsler, kafatası kemiklerinin içerisinde yer alan hava dolu boşluklardır. Paranazal sinüs osteomu, yüz kemiklerinin içinde yer alan sinüs boşluklarının kemik duvarından gelişen, iyi huylu (benign) ve genellikle yavaş büyüyen bir kemik tümörüdür. En sık olarak frontal sinüs (alın kemiği), ardından etmoid sinüs (burun ile göz arasındaki bölge) içinde görülür. Nadiren maksiller veya sfenoid sinüslerde de yer alabilir. Bu tür osteomlar çoğu zaman belirti vermez ve tesadüfen, başka bir nedenden dolayı çekilen görüntüleme tetkiklerinde saptanır.
Osteomlar Neden Oluşur?
Paranazal sinüs osteomlarının kesin nedeni bilinmemektedir. Ancak gelişimsel anomaliler, sinüs bölgesine alınan darbeler, kronik enfeksiyonlar ve genetik yatkınlık gibi faktörlerin etkili olabileceği düşünülmektedir.
Belirtiler Nelerdir?
Osteomlar genellikle asemptomatik yani belirti vermeyen yapılardır. Ancak büyüdüğünde:
- Burun tıkanıklığı
- Alın veya göz çevresinde ağrı
- Görme bozukluğu
- Yüzde şekil bozukluğu
- Sık sinüzit gibi belirtiler ortaya çıkabilir.
Tanı Nasıl Konur?
Tanı için en etkili yöntem Bilgisayarlı Tomografi (BT)’dir. Osteom, BT’de sinüs boşluğunu kısmen veya tamamen dolduran, yoğun kemik yapısında lezyon olarak görülür. Gerekli durumlarda Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR) da kullanılabilir.
Tedavi Gerekiyor mu?
Her sinüs osteomu tedavi gerektirmez. Belirti vermeyen ve küçük osteomlar takip edilebilir. Ancak nefes alma zorluğu, görme problemleri, estetik kaygılar ya da sinüzit atakları varsa cerrahi müdahale önerilir.
Cerrahi Tedavi Yöntemleri
- Endoskopik Cerrahi: Burun içinden yapılan kapalı cerrahi yöntemdir. Küçük ve orta boy osteomlarda tercih edilir.
- Açık Cerrahi: Göz çukuru ya da beyin zarı gibi alanlara yakın, büyük osteomlarda alın bölgesinden kesilerle uygulanır.
Paranazal Sinüs Osteomu Cerrahi Teknikleri
Paranazal sinüs osteomlarının cerrahi tedavisinde kullanılan ameliyat teknikleri, osteomun bulunduğu sinüs, büyüklüğü, semptomları ve komşu yapılara olan mesafesi göz önünde bulundurularak seçilir. Genel olarak kullanılan cerrahi teknikler aşağıda ayrıntılı olarak açıklanmıştır:
Endoskopik Sinüs Cerrahisi (Endonazal Yöntem)
En sık tercih edilen yöntemdir, özellikle frontal, etmoid ve maksiller sinüslerde yerleşmiş, orta boyutlu ve sınırları belirgin osteomlar için uygundur.
Özellikleri:
- Burun içinden, cilt kesisi olmadan gerçekleştirilir.
- Endoskop ve özel mikrocerrahi aletler kullanılır.
- Kamera ile büyütülerek görüntüleme sağlanır.
- Minimal invazivdir: dokuya en az hasar verilir, iyileşme süresi kısadır.
Avantajları:
- Estetik kaygı yoktur (dış iz bırakmaz).
- Hastanede kalış süresi kısadır.
- Kanama ve komplikasyon riski düşüktür.
- Postoperatif konfor yüksektir.
Kısıtlamalar:
- Çok büyük osteomlar için yetersiz olabilir.
- Göz ya da beyin dokusuna yakın yerleşimli osteomlarda dikkatli olunmalıdır.
Açık Cerrahi Yaklaşımlar (Eksternal Yöntemler)
Osteomun endoskopik yöntemle tamamen çıkarılamayacağı durumlarda tercih edilir. Büyük, komplike ya da sinüs dışına taşmış lezyonlar için uygundur.
Osteoplastik Flap Yaklaşımı (Frontal Osteotomi)
- Genellikle frontal sinüste yerleşmiş büyük osteomlar için uygulanır.
- Alın bölgesinden kesi yapılarak sinüs açılır.
- Sinüs duvarı kaldırılarak osteom çıkarılır.
Lateral Rinotomi
- Burun yan duvarından kesiyle yapılan girişimdir.
- Etmoid ya da maksiller sinüsteki büyük osteomlar için uygundur.
Bicoronal Yaklaşım (Kraniyofasiyal Cerrahi)
- Göz ve beyin gibi kritik anatomik yapılara komşu, ileri evre osteomlarda kullanılır.
- Kafa derisinden yapılan kesilerle girilir (genellikle saç çizgisi içinden).
- Nöroşirürji ile ortak planlanan, multidisipliner müdahale gerektiren kompleks vakalara uygulanır.
Navigasyon Destekli Cerrahi (Image-Guided Surgery)
Günümüzde birçok merkezde, özellikle karmaşık anatomiye sahip sinüs cerrahilerinde cerrahi navigasyon sistemleri kullanılmaktadır.
- BT görüntülerine entegre navigasyon cihazları sayesinde cerrah, operasyon sırasında anatomik yapılara olan mesafeyi anlık takip edebilir.
- Göz, optik sinir ve beyin gibi hassas bölgelere yakın osteomlarda güvenliği artırır.
Ameliyat Sonrası Takip
Ameliyat sonrası iyileşme süreci osteomun boyutuna ve yerine göre değişir. Düzenli kontroller önemlidir ve nüks riski düşüktür.
Sık Sorulan Sorular
- Osteom kanser midir? Hayır, iyi huyludur.
- Ameliyat zor mu? Endoskopik yöntemler genellikle kısa ve güvenlidir.
- Tekrar eder mi? Nadir de olsa tekrar edebilir, bu yüzden takip gerekir.
Sonuç
Paranazal sinüs osteomları çoğunlukla sessiz seyreden, iyi huylu tümörlerdir. Ancak büyüme gösterdiklerinde veya belirti verdiklerinde erken tanı ve uygun tedaviyle başarılı sonuçlar alınabilir.
Instagram : @prof.dr.gedizserin