Odontojenik Sinüzit: Diş Kaynaklı Sinüs Enfeksiyonu

Sinüzit denildiğinde genellikle nezle, grip veya alerji sonrası gelişen; sinüs ağızlarının tıkanmasıyla sinüs boşluklarında biriken iltihabın neden olduğu, burun tıkanıklığı, geniz akıntısı ve baş ağrısıyla kendini gösteren üst solunum yolu enfeksiyonları akla gelir. Ancak her sinüzit burun boşluğundan kaynaklanmaz. Özellikle üst çene dişleriyle ilişkili sinüs boşluklarında, enfeksiyonun kaynağı bazen bir diş olabilir. Bu duruma odontojenik sinüzit adı verilir.

Odontojenik Sinüzit Nedir?

Odontojenik sinüzit, maksiller sinüslerin (üst çene kemiği içindeki sinüs boşlukları) diş veya üst çene hastalıkları sonucunda iltihaplanması durumudur. Ağız içi bakteriler sinüs boşluğuna ulaşarak burada enfeksiyon oluşturabilir. Bu durum klasik sinüzit tedavilerine dirençli olabileceğinden, doğru tanı ve yaklaşım büyük önem taşır.

Odontojenik Sinüzit Nedenleri

Diş Kökü Enfeksiyonları (Apikal Periodontit)

Üst çenedeki azı dişlerinin kökleri, maksiller sinüs tabanına oldukça yakındır. Dişin sinir ve damar dokusunun (pulpa) iltihaplanması sonucunda oluşan kök ucu enfeksiyonları, bu bölgedeki kemiği aşarak sinüs boşluğuna ulaşabilir. Böylece sinüs zarında iltihaplanma başlar.

Özetle: Diş kökündeki enfeksiyon sinüs boşluğuna yayılarak sinüzite neden olabilir.

Diş Çekimi Sonrası Komplikasyonlar

Üst arka dişlerin çekimi sırasında, sinüs tabanı ile diş kökü arasındaki ince kemik zarar görebilir. Bu durum “oroantral fistül” adı verilen, ağız boşluğu ile sinüs arasında açık bir geçit oluşmasına neden olabilir. Bu geçit aracılığıyla ağız içi bakteriler sinüs boşluğuna kolayca ulaşarak enfeksiyon başlatabilir.

Özetle: Diş çekimi sonrası oluşan açıklık, sinüs boşluğunun enfekte olmasına yol açabilir.

Yetersiz veya Hatalı Kanal Tedavileri

Başarısız kanal tedavileri, enfeksiyonun tamamen temizlenememesine neden olabilir. Zamanla bakteriler sinüs bölgesine yayılabilir. Ayrıca, aşırı dolgu maddesi sinüs boşluğuna taşarsa, sinüs zarını tahriş ederek enfeksiyona yol açabilir.

Özetle: Hatalı kanal tedavisi, sinüs dokularının enfekte olmasına neden olabilir.

Dental İmplant Uygulamaları

Üst çene bölgesine yapılan implantların sinüs tabanına çok yakın yerleştirilmesi ya da sinüs lift işlemlerinin hatalı yapılması sinüs zarının zarar görmesine neden olabilir. Bu durum enfeksiyon riskini artırır.

Özetle: Sinüs bölgesine yakın yapılan implantlar, odontojenik sinüzit gelişimine neden olabilir.

Kistler, Tümörler veya Gömülü Dişler

Çene kemiğinde oluşan kistler veya iyi huylu tümörler sinüs boşluğuna baskı yaparak zarın tahriş olmasına neden olabilir. Ayrıca, sinüsle temas halindeki gömülü dişler etrafında gelişen iltihap da sinüse yayılabilir.

Özetle: Gömülü dişler veya anormal yapılar sinüs boşluğunu etkileyebilir.

Belirtiler Nelerdir?

Odontojenik sinüzit, klasik sinüzit belirtilerine benzer semptomlar gösterse de genellikle tek taraflı ve kronik bir seyir izler. En sık karşılaşılan belirtiler şunlardır:

  • Yüz ağrısı (özellikle üst çene ve yanak bölgesinde)
  • Tek taraflı burun tıkanıklığı ve akıntısı
  • Kötü ağız kokusu
  • Diş ağrısı ya da çiğneme sırasında hassasiyet
  • Sinüzit belirtileriyle birlikte dişle ilgili problem öyküsü

Tanısı Nasıl Konur?

Doğru tanı koymak için diş hekimi ile kulak burun boğaz (KBB) uzmanının birlikte değerlendirme yapması önemlidir. Kullanılabilecek görüntüleme yöntemleri şunlardır:

  • Panoramik röntgen
  • Dental tomografi (CBCT)
  • Paranazal sinüs tomografisi

Tedavi Yöntemleri

Odontojenik sinüzitin tedavisinde öncelikli hedef, enfeksiyonun kaynağını ortadan kaldırmaktır:

  • Diş Tedavisi: Enfekte dişe kanal tedavisi uygulanabilir ya da dişin çekilmesi gerekebilir.
  • Antibiyotik Kullanımı: Uygun antibiyotiklerle enfeksiyon kontrol altına alınabilir.
  • Sinüs Cerrahisi (FESS) ve/veya Caldwell-Luc: Enfeksiyon yayılmışsa veya kronikleşmişse, endoskopik sinüs cerrahisi (FESS) ile sinüs boşluğu temizlenebilir. Bazı durumlarda klasik cerrahi yöntem olan Caldwell-Luc prosedürü tercih edilebilir.

Erken Müdahale Neden Önemlidir?

Odontojenik sinüzit tedavi edilmezse, enfeksiyon daha derin dokulara yayılabilir, sinüs kemiklerinde hasara yol açabilir ve yaşam kalitesini önemli ölçüde düşürebilir. Diş ağrısıyla başlayan ve geçmeyen yüz ağrılarında, diş hekimi ve KBB uzmanı tarafından yapılan detaylı değerlendirme hayati önem taşır.

Sonuç

Her sinüzit burun kaynaklı değildir. Özellikle tek taraflı ve geçmeyen sinüs problemleriniz varsa, nedenin diş kaynaklı olabileceğini unutmamalısınız. Bu nedenle hem diş hem de sinüs sağlığınızı birlikte değerlendirerek doğru tedaviye ulaşmak mümkündür.

Prof. Dr. Gediz Murat Serin

İletişim Formu

    Bize Ulaşın
    Prof. Dr. Gediz Murat Serin